2009'da eşimden (Musa Aytun) ayrıldığım zaman, çocuğumu kaybedeli altı ay bile olmamıştı. Üç hamilelik, eşimden ayrılmam, hamileliklerin bedenime verdiği zararlar beni çok yıprattı. 84 kilo olmuştum.
Bir gün annem eve geliyor ve beni elimde erimiş çikolatalarla uyurken buluyor. Depresyona girmişim tabii. Ben içki-sigara içmem, bütün alışkanlığım çikolatadır. Annem uyandırdı, "Kalk kendine gel. Ben de babandan ayrıldım, üstelik sen vardın. Tekrardan, evlenirsin, hayat bitmiyor, dünyanın sonu değil" dedi. Beni Bodrum'da bir zayıflama merkezine yolladı. Orada iki ay boyunca Ajda Pekkan'ın 'Yan' şarkısını dinledim. Spor yaparken bu şarkıyla motive oldum.
HAYATIM KÖPEKLERİMDİ
Benim çok dostum yoktur. Aslında dostum var ama her daim yanımda olan dostum yok! Hepsi evlenip çoluk çocuğa karıştı, bir tek ben kaldım. Babamı erken yaşta kaybettim. Belki insanlar gülecekler ama benim hayatım köpeklerimdi. Ben kendime aile kuramadım, onlar benim ailem oldu. Ama üst üste onları da kaybettim.
Hep bir insanla evlenip ömür boyu onunla birlikte olmayı düşlüyordum. Ama Allah bir şeyleri verirken, bir şeyleri vermiyor. Bu bir imtihan. Onun için artık şükretmesini öğrendim. KAYNAK: SABAH- GÜNAYDIN
0 yorum:
Yorum Gönder